Türkiye Milli Botanik Bahçesi / Ankara
Böyle heybetli bir adı olan bahçe işte, hem de Ankara’da. Çok iddialı, Avrupa’nın ikinci büyük, Türkiye’nin de en büyük botanik bahçesi. Eskişehir yolu üzerinde Kızılay’a doğru gelirken sağda kocaman tabelası var. Biz de merak ettik, “hakkaten mi, Çankaya’daki bildiğimiz Botanik Parkından mı bahsediyorlar ki” falan diye düşüneceğimize gidelim dedik.
Aslında bu 2015 de sonlanması gereken bir projeymiş, şurada haberi var ama halihazırda ziyaretçiye açık, girilip gezilebiliyor, ücretsiz.
Gitmek için, Eskişehir yolu üzerinden de, Beysukent tarafından da girişi var (şuradan da bakabilirsiniz).
Arabayı girişte bırakıyorsunuz, almıyorlar içeri, sonra uzuunca bir yol yürüyorsunuz. Yol asfalt ama araç olmadığından bomboş, benim aklıma pusetle ne kadar kolay gezilebileceği geldi, bu boyutta çocuğu olanlara tavsiye edilir :)
Yürürken düşünüyorsunuz tabi, bunun neresi arboretum, nerede cins cins ağaçlar, derken sonra, o uzun yolun sağında vay anasına o neee diyeceğiniz bir manzara çıkıyor karşınıza. Bir gölet, bakımlı çimler, değişik ağaçlar, kocaman ağaçlar, yaşlı ağaçlar, cennet :)
Ben bu manzara ile karşılaşınca şaşırmadım desem yalan olur, hiç hazırlıklı değildim valla, ama üzgünüm sizin için süprizi kaçtı artık :) Ama belki bunları da görmeseniz gitmek için ikna olmayacaktınız, ne yapalım :)
Aslında boyanızla kağıdınızla gelip resim yapmak için burası, öyle klik klik fotoğraf çektim bitti diyince tadını almak zor. Uzun uzun baka baka oturup boyamak lazım o yeşilleri, resimle de pek aram yok ama içimden gelmişti oradayken (yaş kemal ikilisi işte).
Bizim gezdiğimiz gün pazar günüydü, o kadar boştu ki anlatamam, 1-2 güvenlik görevlisi, 3-4 yürüyüş yapan aile, bu kadar. Nefes alıyorsunuz, yüksek sesle konuşup gülebiliyorsunuz, bulunmaz nimet. Şehrin ortasında böyle bir vaha.
Belki fotoğraflardan çok anlaşılmıyor ama, farklı türlerde ağaçlar da var büyüklerinin yanında, dikkat çekmeyen. Bu arboretum denen olayın mantığında zaten farklı türlerin birarada yetiştirilmesi, denenmesi falan varmış. Biz gezerken 1 adam toprağı kazıp fide dikiyormuş hatta, Şenol görmüş, sonradan öğrendik güvenlikçilerden, öğretim görevlisiymiş adam, farklı bir türü deneyecekmiş. İlim irfan haftasonu dinlemiyor yani.
Biraz yorulunca bir ağacın altına oturmuştum, kafamı kaldırdım manzara yukardaki fotodaki gibi, inanabiliyor musunuz, böyle nakışlı, dantelli. Oturdum tabi uzunca (yaş kemal).
Bu göleti geçip yürümeye devam edebiliyorsunuz, parkın ucu bucağı çok görülmüyor, yürüyüş yolları çok geniş, düzgün. Girişte konuştuğumuz görevli bahçede 2 göletin olduğundan bahsetmişti bize, ikinciyi aramak için devam ettik tabi, ama Deniz arıza verdi haliyle, yoruldum uflamaları başladı, mecburen bir süre kucakta taşıma faslı oldu. Bu arada içeride yiyecek içecek alınabilecek bir tesis yok, yanınızda yiyecek, su, bişeyler bulundurmakta fayda var, özellikle de küçük çocuğunuz varsa, hayat kurtarıyor.
Uzunca bir yürüyüşten sonra, çıkıyor karşınıza gölet, ilkine göre çok büyük, bence görmeye değer. Küçük çocukla gidenlere tavsiye etmiyorum ama, dayanamayabilirler, dayanamazlar (alışsınlar diyorsanız bizim gibi o zaman kucağa alışmaya hazır olun).
Neredeyse akşam olmak üzereydi, artık dönelim dedik farklı bir rotadan, yol uzun ama keyifli, oksijen alalım oh mis diye diye, son enerjimizi kullanarak döndük. Arabaya zor attık kendimizi, pestil gibi serildik sonra da :)
Değdi mi değdi, bizim kadar abartıp bu kadar uzun yürümeyebilirsiniz, ilk gölete kadar olan rota da aynı keyfi almak için gayet yeterli. Bence Ankara için Eymir’e ciddi bir alternatif burası, hem de daha az kalabalık :)
Gidin, görün, yürüyüş yapın, avm ler boş kalsın…
dipten gelen not: Pazar günü anneler günü, onların hakkı ödenmez, öyle bir günlük kutlamalık mesele değil mutlaka. Ama bir sarılma, kucaklanma, aranma, sorulma da kötü birşey değil, yapmak lazım. Allah kimseyi annesinden babasından ayırmasın, hepsine uzuuun uzuuun sağlıklı ömürler versin…
Sevgiyle, bol güneşli, yemyeşil haftasonları herkese !
İyi günler arboretum gezisi düzenlemem gerekiyor. Bu gezide rehber de ihtiyacım va. Siz gezmissiniz orada rehber hizmeti var mı acaba ?
Pelin Hanım merhabalar, biz şanslıydık o zaman gezilebiliyordu Arboretum, şimdi bir inşaat başlamış girişinde, karşılama binası olarak geçiyor, belirsiz bir tarihe kadar ziyarete kapatılmış ne yazık ki. Sevgiler,
Teşekkürler çok yardımcı oldunuz.