|

Kaf dağının ardı: Machu Picchu -1

Peru’nun başkenti Lima’da hava alanından şehir merkezine giderken gördüğüm manzara, fakir, bakımsız semtler ve bozulmamış genetik yapılarıyla inkaların torunları oldu.
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Üstteki fotoğraf tanıdık geldi mi bilmem. Büyük bayrak, büyük haç.. Sanırım gelişmemiş ülkelerde halkı oyalamanın yolu hep aynı.
Sömürge dönemi zenginliğinin yaşandığı Barranca semtindeki hostele çantamı atar atmaz, soluğu sokakta aldım.
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
2
 
Şehir merkezine gitmek üzere bir minibüse bindim. Yanında yirmili yaşlarda kızı olan bir anneden ilk uyarıyı aldım. Fotoğraf makinemi çantama gizlememi ve dikkatli olmamı, çok sayıda hırsızlık olduğunu söyledi. İkinci uyarısı ise herkesi ve özellikle kendi kızını da çok güldüren “Chicas malas” a dikkat etmem gerektiği yönündeydi. Ben de biraz kızararak güldüm herkesle birlikte.

Başkanlık sarayı ve şehrin kalbi Plaza de Armas meydanı.
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Şapka dini bir inanış gereği. Orta yaş üstü kadınların vazgeçilmez aksesuarı.

5
 
6
 
Ülkemizden bu kadar uzakta bizden bir şeyler görmek güzel.. Osmanlı uyruğundaki binlerce göçmen 1.Dünya savaşı sırasında ve sonrasında bu topraklara göç etmişler.
Eğer müzelerden çok alışveriş ile ilgiliyseniz, İnka pazarına gidip gezmek, ülkenin farklı köşelerinde satılan yerel ürünlerin hepsini bir arada bulacağınız bu pazardan elbette pazarlık ederek kendinize ve dostlarınıza hediyeler almak da iyi bir seçenek.

İnsanlarla selamlaşmak ve pazarlık etmeye yetecek kadar üç-beş cümle İspanyolca öğrenmek hoşunuza gidebilir.
 
Beyaz kova şeker kamışı suyu ve siyah kova denemenizi önereceğim siyah mısır suyu
7
 
Sokaklarda her köşe başında kumarhaneler, tüm market ve işyerleri önünde bulunan silahlı güvenlik görevlileri, burası hakkında tekinsiz bir yer imajı oluştursa da, sokaklarda rastladığım ve konuştuğum güler yüzlü ve yardımsever insanlar bana tüm bu olumsuzlukları unutturdu. Bu ülkede beş – altı milyon Çinli yaşıyor, bu kadar çok Çinli burada ne arıyor diye merak edebilirsiniz. Özgürlüğüne düşkün yerli halkı demiryolu ve madenlerde çalıştıramayan sömürgeciler tarafından 1800’lü yıllarda çalışmak üzere getirilmeye başlanmışlar. Hatta benim ziyaretim esnasında devlet başkanları Fujimori adlı Çinli bir göçmen ailenin çocuğu idi.

Tanıştığım bir rehbere, İspanyolların burayı üçyüz kadar askerle nasıl işgal edebildiğini sordum. Cevabı, ülkede iki kardeşin kral olabilmek için savaştığı bir dönemde İspanyolların geldiği ve taraflardan biriyle anlaşıp diğer kardeşi birlikte yok ettikleri ve bu süreçte adetlerini öğrendikleri İnkaları, “Güneşin Oğlu” olduğuna inandıkları krallarını esir ederek kontrol altına aldıklarını şeklindeydi.
 
Ulusal müzede patates reyonu.
8
 
Her ne kadar Şili ve Bolivya ile bu konuda çekişseler de, patates ve mısırın ana vatanı olarak bu ülke bilinir. İnka imparatorluğunun mirası ile sonraki sömürge döneminin ve göçmenlerin kültürü bir araya gelerek ortaya harika bir mutfak çıkarmış.
Bence bir ülkenin gerçek lezzetlerine ulaşmak isteyenler kesinlikle seyyar satıcıları denemeli. Ama sizi uyarmalıyım; titiz ve hassas bünyeli biriyseniz ve anneniz çocukken size sokakta satılan yiyeceklerden yedirmediyse, bunu denemeyin.
 
9
 
Sokak yemekleri hep aynı.. Lezzetli ve sağlıksız.
Tatlı papates ve siyah mısır (morada)
10
 
Yerel bir marka olan “İnca Kola” ise benim restoranlardaki içecek tercihimdi. Ama sakın bunu isterken “kola” demeyin. Garson size pek hoş davranmayabilir. Çünkü kola İspanyolca “popo” anlamına geliyor.

Hazır yemeklerden bahsetmişken ve hala okyanus kıyısına kurulmuş bu kentteyken, deniz ürünlerini de unutmamalı. Balığın yerli cins limonla terbiye edilmiş hali “Ceviche de Pescado” (bir nevi suşi) benim gibi balık konusunda muhafazakar biri için bile harikaydı.

Lima’ya gitmeden önce Pasifik okyanusunda yüzmeyi düşünmüştüm ama su öyle soğuk ki sadece ayaklarımı sokabildim.
 
11

Lima – Cusco arası otobüsle yaklaşık 20 saat süren bir yolculuk demek; bana da deniz seviyesinden And dağlarına doğru yavaşça çıkmak iyi bir fikir gibi görünmüştü. Ama yolculuk sırasında fikrim değişti; otobüslerde ısıtma sistemi yok ve sabah ayazında bozuk dağ yollarında gerçekleşen yolculuk size de eziyetli gelebilir.
 
12

Uzun bir yolculuktan sonra iyi korunmuş bir kasaba olan Cusco’ya vardım.
 
13
 
Otogarda müşteri arayan bir otel-hostel pazarlamacısı benimle aynı otobüste gelen iki Finli kızı ve beni geceliği altı dolar olan bir hostele yerleşmeye ikna etti. Bir görüşe göre şehre hakim bir konumda bulunan, başka bir bakış açısına göre ise elinin köründeki hostel (üstteki resimde en tepede bulunan kilisenin hemen yanı) beklediğimden daha güzeldi.
 
14
 
Hostele kayıt yaptırınca hemen koka yaprağından bir çay ikram ettiler. Tereddüt edince, yasal olduğunu ve bu miktarının kafa yapmayacağını söylediler. Hayal kırıklığıyla içtim, evet kafa yapmadı ama sakinleştirici ve enerji verici olduğunu söyleyebilirim. Tadı fazla demlenmiş yeşil çaya benziyor.
 
15
 
Burada hepimizin bildiği lama ile ilgili küçük bir bilgi paylaşayım. İsmi, bir yanlış anlaşılmaya kurban gitmiş bu hayvanın. Yerli dilindeki adı “Guanaco”, İspanyollar bunun adı ne “Como se llama?” diye sormuş ve yerliler sorudaki son kelimeyi tekrar edince adı bu kalmış. İşin aslı o kelimenin okunuşu da “lama” değil, “yama”.. Üç ayrı türü var; biri bizim bildiğimiz tüküren cinsi (Ankarada da var, iki ayaklı olanı değil canım, hayvanat bahçesinde yaşayanı), bir boy küçüğünü hanımlar da muhtemelen bilir: “Alpaka”, ve en küçüğü “Vicunya”. İşte bu en küçüğü burada çok sevilen bir yemeğin ana malzemesi. Kesinlikle muhteşem bir tadı var.
 
İnka kadınları..
16
 
Kahvesini bekleyen, Türk erkeği.
17
 
Uygun bir rüşvetle fotoğraflarını çekmeme izin veren küçük hanımlar.

18
 
Cusko çevresinde çok sayıda inka yerleşimi var, motorsiklet kiralayıp çevredeki yerleşimleri gezdim.
 
BK_01
 
Saksahuaman
19
 
BK_03
 
“Ollantaytanbo” ise (bu yerli isimlerinden çok hoşlandım!) kasabada tüm evlerin çatılarında yer alan pişmiş topraktan bir çift öküz figürüne verilen isim. Bereket getireceğine inanılıyor. İlginçtir; bu kıtaya öküz tıpkı şapka gibi İspanyollar tarafından getirilmiş.
 
BK_04
 
Kendi yaptıkları ürünleri satan yerli kadınlar.
21
 
Lima yerli pazarında aldığım çantanın dikişleri üç günde açılınca bana bir şeyler satmak isteyen bu ablalara şikayet ettim. Bir tanesi tamirat için hemen iğne iplik vererek yardım etti sağolsun. Diğer ablanın ağzını kapatması, fotoğrafı çekene gülmekten..

Trenin yarı fiyatı olduğundan Machu Picchu’ya minibüsle gitmeye karar verdim. (Siz sakın yapmayın) Kötü bir fikirmiş, trenle dört saat sürecek yolculuk tüm gün sürdü. Mola verdiğimiz bir uçurum kenarında, iki duvar ve kapıdan oluşan, manzaralı tarafı açık tuvalet çok ilginç bir görüntüydü. Maalesef hiç boş kalmadığından ve yanlış anlaşılma endişesinden fotoğrafını çekemedim.

Kasabaya vardığımızda, turizm patlaması sonucu oluşan kötü bir yapılaşmaya rağmen yeşilin her yerden adeta fışkırdığı bir manzara ile karşılaştım.

Zengin turistler için elbette birkaç güzel otel mevcut ama her şey inanılmaz pahalı bu kasabada.
 
22
 
23
 
Nihai hedefe ulaşmak için son bir yolculuk daha yapmam gerekiyor. Bunun için bir gün önceden giriş biletlerini almak gerekiyor. Machu Picchu sabah ve öğleden sonra olmak üzere iki ayrı zaman diliminde geziliyor. Sabah gitmenizi öneririm. Yeni tanıştığımız arkadaşlar yürüyerek gitmeyi önerdiler, sabah geç kalktığım için onlara yetişemedim ve otobüsle çıktım. Tepede açılış saatini beklerken, yetişemediğim arkadaşlar yorgun ve ter içinde geldiler. Onları görünce yetişemediğime sevindim. Merak ettiğimden, bende dönüşte yürüdüm ama manzarayı seyrederek inerken yolun bittiğini bile fark etmedim :)
 
Dönüş yolundan bir kare.
24
 
Tura başlamak için buluştuğumuz rehberimiz, elindeki gök kuşağı renklerinden oluşan bayrağına gruptakiler gülünce açıklama yapmak ihtiyacı duydu. Gök kuşağı inkalar tarafından da kullanılan bir sembolmüş. Ben ne olur ne olmaz diyerek günümüzdeki yaygın kullanımından dolayı grubu bayrağa en uzak noktadan takip ettim.
 
BK_05
 
Ve nihayet kaf dağının ardındaki gizemli ve utangaç inka şehri, sisten peçesini merak ve heyecan dolu bakışlarımız altında yavaşça indirdi.

25
 
26
 
Bu da lama bakışı..
BK_06
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
İnkalar ziraat yapmak için takvime ve dolayısıyla gök cisimlerinin takip edilmesine ihtiyaç duyduklarından bu gözlem evini inşa etmişler.
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Su dolu kaplar, gece yıldızları gözlemek için ayna vazifesi görüyor.

Şimdi sıra “Condor” tapınağında. Tapınağın girişinde, inkalarca kutsal kabul edilen “Condor” (büyük bir akbaba) figürünü görebilirsiniz
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Condor tapınağının bu genel görüntüsünde, kanatları açık bir kuş görebiliyorsunuzdur umarım. Arkada bulunan mağarada kurban merasimi yapılıyormuş.
 
Öğle yemeğim, tereyağlı mısır ve peynir.
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Rehberimizden geleneksel çalgıyla mini bir konser.
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Nihayet hava açtı ve şehrin fotoğraflarını daha geniş açılar ile çekmek mümkün oldu.
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 
İnkalar inşa ettikleri şehirlerde coğrafyaya bakarak bir canlıyı görmeye çalışır ve model olarak onu kullanırlarmış. Machu picchu için ise insanı seçmişler, alttaki fotoğrafta yüzü göğe bakan bir insan silüeti olduğunu iddia ediyorlar.
 
Machu Picchu gezisi Lima Peru
 

Umarım benim gezerken ve yazarken aldığım kadar keyifle okuduğunuz bir yazı olmuştur. Patagonya’da buluşmak üzere sevgiyle kalın.

Bülent Kasa


|


Yorum eklemek ister misiniz?

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.