« Eski | Yeni »

New York Mekan ve Yeme İçme Tavsiyeleri :)

Bu yazıyı ne zamandır yazacağım, bir türlü başına oturamıyordum. Kısmet 35 haftalık hamile ve New York’tan çok uzaklarda olduğum bu günlereymiş. Kabul ediyorum yeme içme konusunda bir şeyler yazmak için sakat bir dönem, hele ki bahsedeceğim güzelliklerden kilometrelerce uzaktayken! Ama bu sorunu fotoğraflarla göz temasımı kısıtlayarak aşabilirim sanırım :)

New York, tahmin edebileceğiniz gibi, yeme içme meraklıları için gerçekten çok uygun bir şehir. Özellikle değişik lezzetler denemeyi seviyorsanız bu şehir sizin için biçilmiş kaftan. Burada çok kısa mesafeler giderek neredeyse her ülkenin mutfağından bir şeyler tadabileceğiniz mekanlar bulabiliyorsunuz.

Ben de zamanında birkaç farklı yemek kursuna gitmiş, dünya mutfağına az buçuk ilgisi olan biri olarak, New York’ta geçirdiğim iki sene boyunca hep değişik yerlere gitmeye, yeni bir şeyler denemeye gayret gösterdim. Tabi bu bazen (hatta çoğu zaman) hüsranla sonuçlanan yemek tecrübeleri edinmeme sebep oldu. Çok sevip sık sık gittiğimiz birkaç yer dışında hep farklı yerler denedik ki, bu konudaki tecrübemiz artsın. Bütün uğraşlarımıza rağmen bir sürü de gitmeye fırsat bulamadığımız yer oldu tabi.

Biz New York’a gelmeden önce, gerek arkadaşlardan, gerekse forum ve bloglardan öğrendiğim bir sürü mekan olmuştu. New York’ta belirli bir süre geçirdikten sonra, bunların çok büyük bir kısmının, tavsiye edilmeseler de zamanla kendiliğinden keşfedilebilecek yerler olduğunu anladık.

O sebeple, ben de bu en turistik mekanlardan başlayarak, daha butik mekanlara doğru bir sıralama yapayım dedim. Eğer New York’a turistik olarak gidiyorsanız, listenin başında yer alan en meşhur/turistik yerlerden başlamanızı öneririm, zira buralar gitmeyeni dövüyorlar cinsinden :) Geçireceğiniz vakit daha uzunsa, listenin sonuna doğru ilerleyebilirsiniz :)

New York’ta geçirdiğim 2 sene boyunca gittiğim, ama sıradan bulduğum birçok mekanı burada yazmadım tabi. Ama çok fazla kişi tarafından tavsiye edilen, ya da çok popüler olan, ancak benim memnun kalmadığım bazı mekanları yazma ihtiyacı hissettim. Onları da listenin sonunda bulabilirsiniz :)

Hem bu sıralama, hem de mekanlara ilişkin değerlendirmeler tamamen benim kendi görüşüm, bana katılmayanlara da saygım her zaman sonsuz :) Ama biraz araştırmayla çoğunun birçok yerde tavsiye edilen mekanlar olduğu görülebilir.

Bir de biz Çağrı ile yemekten ziyade tatlıya düşkün olduğumuz için, tavsiye edeceğim mekanların büyük çoğunluğu cafe/pastane tarzındaki yerler. Bunu da önden belirtmekte fayda var.

 

Önce oturup bir şeyler yiyebileceğiniz, daha çok karın doyurmaya yönelik mekan, restoran tavsiyeleri..

 

Restoranlar:

 

Grimaldi’s Pizza: New York’un en turistik ve meşhur pizzacısı olabilir. Özellikle Brooklyn köprüsünü yürüyerek geçtikten sonra köprünün ayağındaki şubesini New York’a gelip de duymayan yoktur. Yaz aylarında buranın önünde yaklaşık 1-2 saat bekleyeceğiniz bir kuyruk olur, bu kuyrukta aç karna beklemek zordur :) Bunun yerine aynı pizzacının Manhattan’daki 6. Avenue ile 20. Streetteki şubesine giderseniz aynı pizzayı hiç sıra beklemeden, daha ferah bir ortamda yiyebilirsiniz :) Birkaç şubesi daha mevcut buranın, web sitesinden bakılabilir. Fiyatlar oldukça uygun, pizzası güzel. Yalnız ödemeyi sadece nakit kabul ediyorlar, bilginize.

Şube adresleri için: www.grimaldis-pizza.com/home

 

Shake Shack: Buranın sanırım İstanbul’da da şubeleri varmış. Ben bir Ankaralı olarak Shake Shack ile New York’ta tanıştım. ABD genelinde de bir sürü şubesi var. Shackburger ve milkshakeleri için gitmeye fazlasıyla değer. New York’taki en sevdiğim zincir hamburgerciydi benim. En  çok bilinen Times Square ve National History Museum’a yakın olanlar dışında da birçok şubesi mevcut.

https://www.shakeshack.com/

 

Applebee’s: Burası da aslında ABD genelinde birçok şubesi olan bir steakci. Hepsi değil ama bazı steakleri gerçekten lezzetli. Özellikle Times meydanındaki şubesi baya baya turistik, başka şubelerini tercih etmek daha akıllıca olabilir. Fiyatlar da genel olarak ortalamanın birazcık üstünde.

http://www.applebees.com/locations

 

Hard Rock Café Times Square: Her şehirde olduğuı gibi New York’ta da şehrin en işlek noktasında, Times Meydanında bu Hard Rock Cafe. Bu kadar merkezi ve turistik bir yerin göbeğinde olmasına rağmen biz her gittiğimizde memnun kaldık. Times’ta yenilecek bir yemek için, hem fiyatları hem kalitesi baya iyi bence.

 

Five Guys Burger and Fries: Yine zincir hamburgercilerden. Hamburgeri ve sosislisi güzel, boyut olarak çok büyük. Mekanda oturduğunuz sürece kasaların orada yığılı çuvallardan sınırsız yer fıstığı yeme imkanınız var :)

http://www.fiveguys.com/en/locations

 

Nathan’s Famous: Yine ABD genelinde şubeleri olan bir yer, hotdogcu. Her sene televizyonlarda izlediğimiz meşhur sosisli yeme yarışması da bu zincirin Coney Island şubesinde yapılıyormuş. Sosislisini yemeden dönmeyin derim. Yalnız burada bir şey yiyecekseniz sadece sosisli yiyin, diğer alternatifleri kesinlikle tavsiye etmiyorum. Benden söylemesi.

http://www.nathansfamous.com/locator

 

Bubba Gump Shrimp Co.: Times Square’de acıktıysanız gidilebilecek bir başka yer de burası olabilir. Diğerleri gibi, burası da ABD genelinde bir zincir ama güzel bir mekan. Yemekler genelde karides üzerine ama balık da servis ediyorlar. Mekanın adı ve konsepti Forest Gump filminden geliyor. Garsonu çağırmak için masadaki ‘stop forest stop’ tabelasını üste getiriyorsunuz, ihtiyacınız yoksa ve çağırmayacaksanız, ‘run forest run’ tabelası açık duruyor.. Özellikle karides/deniz ürünü severlere burayı tavsiye ederim.

 

Carmine’s: Bir arkadaşımın tavsiyesiyle tesadüfen haberim olmuştu buradan, aslında baya baya popüler bir yermiş. Masaya menü getirmeyen, duvarda yer alan menüden zar zor okuyarak sipariş verdiğiniz bir restoran burası. Burada “veal (süt danası)” başlığı altında yer alan her tür yemek bizi oldukça mutlu etmişti :) Aşağıdaki fotoğrafta görüldüğü üzere porsiyonları çok çok büyük, neredeyse iki kişilik diyebilirim. Değişik lezzetlere açıksanız “Veal Scaloppine w/Lemon & Butter”i (soldaki) tavsiye ederim. Adından anlaşılacağı üzere biraz ekşili bir yemek, ama çok güzel. “Titanic” isimli tatlısı da çok meşhur ama ben çok da başarılı bulmamıştım.

http://www.carminesnyc.com/

 

Balthazar Restaurant (80 Spring Street): Soho’da klasik bir Fransız restoranı. Otururken en çok keyif aldığım yerlerden birisi. Biraz turistik olmakla birlikte oldukça hoş bir ambiyansı var. Bu durum mekanın dışarısından bakınca o kadar anlaşılmıyor ama içerisi gerçekten güzel. Ben kiminle gittiysem hep memnun kaldık. Burada soğan çorbası, crème brulee ve her tür steak tavsiyemdir.

 

Marta Manhattan (29 E 29th St.): Ortamı çok nezih, önceden rezervasyonunuz olmazsa barda ya da arka tarafta oturmanız kuvvetle muhtemel. Normalde pizzayı da mantarı da sevmem ama buraya sadece mantarlı pizza yemek için bile gidilir. Funghi pizzası gerçek anlamda bir efsane. Bildiğimiz kültür mantarından değil, değişik çeşitlerdeki mantarlardan yapılıyor bu pizza, incecik hamur, çıtır çıtır.

 

Taim Falafel (45 Spring St.): Falafel bir New York klasiği ve benim yediğim en iyi falafel hiç abartısız buradaydı. Sandviçleri de güzel ama, falafel platterini kesinlikle deneyin derim. Hem lezzeti, hem boyutu, hem de görselliği çok tatmin edici. Olsa da yesek!

 

Ilili Restaurant (236 5th Avenue): Burası 5. Cadde üzerinde şık bir Lübnan restoranı. Fiyatlar biraz tuzlu ama kalitesine göre gayet iyi. Lübnan mutfağını, mezelerini sevenlere kesinlikle tavsiye ederim. New York’ta yediğim en iyi Lübnan yemeklerini burada yedim. Tatlı olarak kesinlikle son fotoğraftaki “ashta”yı tavsiye ederim!!

 

Gray’s Papaya (Broadway/72nd St.): Gray’s Papaya’nın hotdogları zaten New York’un olmazsa olmazlarından ama burada benim daha çok sevdiğim, çalışanların arkasındaki bölümde yer alan çeşit çeşit gerçek meyvelerden yapılan içecekler. Benim favori içeceğim papaya. Yemek yemek için buraya gitmek çok mantıklı olmayabilir zira oturacak yer yok. Ama yolunuz buradan geçerse, 2 dk uğrayıp kesinlikle deneyin derim. Üstelik oldukça da ucuz bir mekan.

 

Le Parker Meridien Burger Joint (119 W 56th St.): Le Parker Oteli’nin içinde yer alan salaş, küçük bir hamburgerci burası. Lüks bir otelin kapısından giriş yapıyorsunuz buraya gitmek için. Hamburgeri baya baya güzel. Yer bulmak zaman zaman biraz zor olabiliyor, hafta içi ve çok yoğun olmayan bir saatte gitmenizi tavsiye ederim.

 

Chelsea Market içindeki Lobster Place (75 9th Avenue): Chelsea Market New York’ta görülmesi gereken yerlerin başında bence. Çeşit çeşit restoranların, dükkanların, hediyelik eşya mağazalarının yer aldığı bir nevi hal burası. Burada yer alan Lobster Place de, ıstakozun en taze adreslerinden biri. Bizim yaptığımız gibi direkt ıstakozun kendisini alabileceğiniz gibi, Lobster roll da tercih edebilirsiniz. Buradaki sushiler de oldukça taze. Ben denemedim ama istiridyeye de yoğun talep gözlemiştim :)

 

Frying Pan (Pier 66): İskeleye demirlenmiş bir gemi şeklinde olan mekan, yaz aylarında açık oluyor yalnızca. Sadece yemek için değil, bir şeyler içmek ve açık havada Manhattan manzarası izlemek için de tercih edilebilir. Kısacası yemekleri, içkileri, özellikle ortamı baya güzel.

 

Shangai Café (100 Mott St.): Biz buraya dumplingleri güzel diye gittik, vejeteryan olan dışındakilerin hepsinde domuz olduğunu öğrenince keyiflice yiyemedik. Belki dumpling için değil ama noodleları için gitmeye değer. Fiyatlar makul, porsiyonlar da oldukça büyük, neredeyse iki kişilik. Chinatown’daki en iyi Çin restoranı diyebilirim, yalnız dikkat, ödemeyi sadece nakit yapabiliyorsunuz.

 

Texas de Brazil (1011 3rd Avenue): Aslında biz bu restoranın New York şubesine gitmedik ama memnun kaldığımız bir zincir olduğu için buraya da yazacağım. Biz Orlando’daki şubesine gitmiştik, her şey güzeldi, 50 dolar gibi fiks bir ücreti var ama sınırsız et ve salata yiyebiliyorsunuz. Sanırım New York şubesinde fiyatlar biraz daha yüksekmiş ama ete düşkünseniz ve verdiğiniz paranın karşılığını yiyebileceğinizi düşünüyorsanız denemeye kesinlikle değer.

 

Aba Restaurant (325 W 57th St.): Eğer Türk restoranı arıyorsanız, New York’ta gittiğim iyi Türk restoranlarından. Ali nazik diyorum, başka da bir şey demiyorum :)

 

Pam Real Thai (404 W 49th St.): New York’ta gidilmesi gereken yerler listelerinde sıklıkla karşılaşılan bir yer burası. Oxtail soup adını verdikleri kuyruk çorbası çok meşhur. Kuyruk deyince aklınıza garip bir şey gelmesin, kemikli bir et ile kaynayan lezzetli bir çorba bu. Tam soğuklarda hasta olunca şifa olsun diye içilecek cinsten.

 

Mamoun’s Falafel: Birkaç farklı şubesi var New York’ta. Burada yiyeceğiniz şey, shawarma dedikleri kavurma benzeri yemek. Yukarıda falafel için Taim’i tek geçtiğimi söylemiştim :) Ama New York’ta adını sıklıkla göreceğiniz shawarma sandviçi burada çok güzel yapıyorlar. Falafelleri de başarılı ama bir Taim değil.

Şube adresleri için: http://www.mamouns.com/locations-overview/

 

Veselka (144 2nd Avenue): New York’taki en köklü ve meşhur Ukrayna restoranı. Mantıya benzeyen “varenky”sini muhakkak deneyin. Karışık bir varenky tabağı vardı, değişik çeşitlerini deneyebildiğiniz, oldukça güzeldi. Varenkyleri haşlanmış ya da kızartılmış olarak tercih edebiliyorsunuz. Her iki seçenek de denemeye değer bence. Aşağıda haşlanmış halini görebilirsiniz. Yine meşhurlardan borsch çorbasını, domuz hassasiyetiniz varsa vejeteryan tercih edebiliyorsunuz ama çok süper bir lezzet değil.

 

Bareburger: Burası hamburgerleri ile meşhur bir yer. Ama değişik olan tarafı, bu hamburgerlerin geyik, devekuşu, ördek ve yaban domuzu gibi hayvanların etinden yapılması. Birçok şubesi var, ortamı, servisi genel olarak güzel. Geyik etinden yapılan hamburgeri denemeye değer.

Şube adresleri için: http://www.bareburger.com/

 

Sylvias Restaurant (328 Malcolm X Boulevard): Harlem yakınlarında karnınız acıkırsa gidilebilecek adreslerden biri. Bizdeki esnaf lokantaları tarzında bir yer. Yemekleri güzel.

 

La Bonne Soupe (48 W 55th St.): New York’taki meşhur Fransız restoranlarından. Peynir fondüsü, soğan ve domates çorbaları kesinlikle denemeye değer.

 

Balade Restaurant (208 1st Avenue): Ilili kadar iyi olmasa da küçük, sevimli, daha mütevazı bir Lübnan restoranı. Mezeler çok başarılı. Fiyatlar makul.

 

Harlem Shake (100 W 124th St.): Harlem de gidilebilecek bir başka mekan. Hamburgerini ve milkshalelerini kesinlikle tavsiye ederim. Özellikle red velvet milkshake süper.

 

Cafe/Pastane/Ayak üstü Atıştırmalık Mekanları:

 

Magnolia Bakery (Benim favorim Columbus Avenue/69th St.): Yine klasik bir zincir ama sanırım bizim tatlılarını en çok beğendiğimiz yer olabilir. Türkiye’ye bir şube açması çook yakındır. Burada turistlerin en sık yaptığı hata cupcake yemektir, başka hiçbir yerde bulamayacağınız tek ürünü kesinlikle muzlu pudingidir. Hatta öyle ki, bu puding, magnolia puding olarak Türk cafelerindeki yerini de almıştır (Bkz: Cookshop). Fakat şöyle bir durum da var, Türk magnolia pudingi orijinal Magnolia Bakery pudinginin yanından bile geçemez. Diğer taraftan gel gör ki, red velvet cupcake, rose cupcake ve blueberry jamboree’nin de tadı hala damağımda.

Locations

 

Café Lalo (Amsterdam/83rd St.): Bu pastane “You’ve got a mail” filminde Meg Ryan ile Tom Hanks’in karşılıklı oturdukları sempatik mekan. Envai çeşit pasta ve tatlı var, ayrıca kahvaltıları da çeşit çeşit. Benim favorim New York kahvaltısı olmuştu.

 

Max Brenner (Broadway/14th St.): Çikolatası ile meşhur bir yer. Yemek servisi de var, ama öncelikli olarak çikolatası ve çikolatalı tatlılarıyla biliniyor. Kısacası çikolata sevenler için güzel bir yer, ambiyansı hoş. Aşağıdaki gibi cıngıllı sunumları insanı cezbediyor :)

 

I-hop: Meşhur Amerikan zincirlerinden biri ama Manhattan’a ilk açıldığı zamanlar baya olay olmuş. Uygun fiyatlı kahvaltı için iyi bir seçenek olabilir. Devasa pancakeleri denemeye değer. Görselliği oldukça başarılı.

http://www.ihop.com/

 

Eataly (5th Avenue/23rd St.): Buranın da İstanbul’da bir şubesi varmış, benim için NYC’deki bir ilk olmuştu. İtalyan usulu market ve restoran konseptini karıştırarak değişik bir şey çıkarmışlar ortaya, bence sadece girip gezmek bile baya keyifli. Market kısmını gezerken restoran bölümlerinin de içinden geçiyorsunuz zaten. İtalyan markası olan her tür gıda ürününü bulabiliyorsunuz market bölümünde. Restoranı ise balık, pizza&makarna, et ve tatlı gibi ayrı/bağımsız bölümlerden oluşuyor. Ne yemek istiyorsanız, ona göre oturuyorsunuz. Tiramisu ve dondurması en güzel ürünleri bence. Et yemekleri bölümünde yediğim yemekler de baya güzeldi ama pizzalarının bir özelliği yoktu. Yolunuz düşerse muhakkak uğrayın derim.

 

Le Pain Qoutidien: Sanırım buranın da Türkiye’de bir şubesi varmış. Artık Türkiye’de olmayan bir şey yok sanırım :) Biz New York’a ilk geldiğimiz günler burada kahvaltı yapmıştık, çok hoşumuza gitmişti. İlk gittiğimiz yerlerden biri olduğu için belki de ama yeri ayrıdır bizim için. Çikolatalı kruvasanı ve tartları baya başarılı.

http://www.lepainquotidien.com/

 

David’s Tea: Starbucks’ın çay versiyonu olan zincir. Çeşit çeşit çayları ister daha sonra tüketmek üzere paketli alabilirsiniz, ister orada beğendiğiniz herhangi bir çayın sizin için demlenmesini isteyebilirsiniz. Görevliler çok ilgili, bir bardak çay için neredeyse bütün çayları raflarından indirip, tek tek açıp koklatıyor, her biri hakkında bir sürü bilgi veriyorlar. Çay severlerin muhakkak uğraması gereken bir yer. ABD genelinde birçok şubesi var.

https://www.davidstea.com/

 

230 Fifth (5th Avenue/27th St.): New York’un en meşhur rooftop barı. Hizmetin ve mekandaki ortamın çok bir numarası yok ama sadece manzara için bile gitmeye değer. New York’un ikonik Emripe State binasının en güzel göründüğü açı burada.

 

Simit Sarayı (435 5th Avenue): 2014 senesi içinde açıldı burası. Umarım kapanmaz. Simit burger ve her türlü simit sandviçi güzeldi. Gittiği her yerde benim gibi simit özlemi çekenler için ideal.

 

Gallow Green / The McKittrick Hotel (542 W 27th Street): New York’un en yeşil roof top barı diyorlardı burası için. McKittrick otelinin en üst katındaki, manzarası için değil de, yemyeşil ortamı için gitmeye değer mekan. Yaz aylarında, bruncha ya da akşamları bir şeyler içmek için gidilesi mekan.

 

Russ & Daughters (179 E Houston St.): Chocolate babka denilen Yahudi mamulü kek-kete karışımı tatlıyı burada bulabilirsiniz. Bu tatlının tarçınlısı da var ama çikolatalısı daha meşhur ve bence daha lezzetli. Bu babkayı New York’ta en iyi yapan yer Greens adlı perakende satışı olmayan bir fırınmış, çeşitli yerlere gönderiyormuş ürünleri. Russ & Daughters bu babkayı bulacağınız mekanlardan biri. Bence deneyin, bizim damak tadımıza yakın bir lezzet. Bir de yine Russ & Daughters’ta denemek gereken şey, bir New York klasiği olan “bagel with cream cheese and lox”. Füme somon severlerin seveceğinden eminim.

 

Yonah Schimmel Knish Bakey (137 E Houston St.): Knish de aynı babka gibi bize yakın bir yahudi lezzeti. Dışı hamur içindeki dolgusu ise patates, ıspanak, mantar, peynir vs gibi seçeneklerden olabiliyor. Bu fırında oldukça lezzetli yapıyorlar, yolunuz düşerse ara öğün olarak sıcak sıcak yiyin bence, denemeye değer.

 

Serendipity 3 (225 E 60th St.): Yine bir New York film mekanı. Aynı isimli filmden biliyoruz burayı. “Frozen hot chocolate” mekanın en meşhur şeyi. Porsiyonlar resmen devasa. Bardaklardan, tabaklardan yanlara akmış çikolatalar iştah kabartıyor. Her şeyi deneyebilirsiniz bence.

 

Ferrara (196 Grand St.): Little Italy bölgesinde yer alan en eski pastanelerden biri. Bence en iyisi de burası. Her tür İtalyan tatlısı güzel.

 

Doughnut Plant: Biz burayı Vedat Milor’un New York programında görmüştük, sonra öğrendik ki zaten baya meşhur bir donatcıymış. Özellikle hindistancevizi dolgulu donatı biraz ağır olmakla beraber mükemmel. Özellikle ağır tatlılardan çok rahatsız olmayanlar için.

Şubeler için: http://doughnutplant.com/

 

Sprinkles Cupcake: Gerçek bir atm mantığı ile çalışan kapıdaki cupcake atm’si bile tek başına görmeye değer :) Cupcakeleri ortalamanın üstünde, sempatik bir mekan.

Şubeler için: http://www.sprinkles.com/locations

 

Mast Brothers Chocolate (105 N 3rd St. Brooklyn): Williamsburg’daki yerinde çikolata yapımını uzaktan da olsa görebiliyorsunuz. Tablet çikolataları çok çok iyi. Biz gittiğimiz dönemde çikolata çayı gibi bir şeyi ön plana çıkarmaya çalışıyorlardı. Sıcak çikolata gibi süt bazlı değil de, çay gibi su bazlı bir içecek. Açıkçası onu pek beğenmedik :)

 

The City Bakery (3 W 18th St.): Yine New York’un meşhur gözde cafelerinden. Sıcak çikolatası en meşhur ürünü. Neredeyse eritilmiş çikolata kıvamında, oldukça yoğun bir sıcak çikolata bu. Üzerindeki ev yapımı marsmallowu bizim en çok sevdiğimiz kısmı olmuştu :) Çikolata severler için oldukça güzel bence.

 

Madiba Harlem (46 W 116th St.): Hem cafesi var hem restoranı buranın. Güney Afrika mutfağı ürünleri yer alıyor. Bir de Brooklyn’de bir şubesi varmış, ben oraya gitmedim. Ben Harlem’deki şubesinin cafe kısmına gittim, atmosferi çok hoş gerçekten. Böyle yerler varken Strabucks’ın kapısından girmemek lazım ABD’de. Harlem’in en güzel mekanlarından.

 

Lido Harlem (2168 Frederick Douglass Blvd): Daha çok kahvaltıları ile meşhur mekan. Harlem çevresinde takılacaksanız gidebileceğiniz yerlerden yine.

 

Levain Bakery: New York’ta ucuza karın doyurma alternatifleri içerisinde geçiyordu burası, kurabiyeleri gerçekten çok meşhur ve leziz. Özellikle chocolate walnut ve chocolate peanut kurabiyeleri bence süper ötesi. Tanesi 4 dolar olan bu kurabiyeler aşırı yağlı ve yoğun. Karın doyurmak için değil de, içilecek kahvenin yanına küçük bir mutluluk kaynağı olarak alınabilir daha ziyade :)

Şubeler için: http://www.levainbakery.com/locations/

 

Amorino: Başka ülkelerde de olan zincir bir dondurmacı. Dondurmada kremadan yağdan çok gerçek meyve tadını almayı seviyorsanız, denemeye değer.

Şubeler için: http://www.amorino.com/en/city/new-york.28.html

 

Güllüoğlu: New York’ta Türk tatlısı yiyebileceğiniz daha iyi bir yer yok sanırım. Bir çok şubesi var, canınız baklava çekerse uğrayın derim.

Şubeler için: http://www.gulluoglubaklava.com/contact-us/

 

Caffe Reggio (119 MacDougal St.): ABD’de kapiçino satan ilk cafe diyorlar burası için. New York’taki ilk İtalyan cafelerinden. Biz hem o eski otantik rönesans havasını, hem de tatlılarını çok sevmiştik.

 

Veniero’s Pastry (342 E. 11th St.): 1894 tarihli İtalyan pastanesi. Tavan süslemeleri ile meşhur bu pastane, bana Ankara’daki Akman’da oturmakla aynı hissi vermişti. Çok nostaljik. Tiramisu ve strawberry shortcake yemiştik biz, ikisi de çok güzeldi. Kesinlikle tavsiye ederim.

 

Pommes Frites (128 MacDougal St.): New York’ta Belçika usulu patates kızartması denemek isterseniz, buranın patatesinden alıp yolunuza yiyerek devam edebilirsiniz. Gayet lezzetli.

 

Rice To Riches (37 Spring St.): Rice pudding dedikleri sütlacın bir varyasyonu üzerine uzmanlaşmış bir yer burası. Mekanın dışarıdan görünüşü fast food mekanlarını andırıyor ama içerisi gayet sevimli. Çok sayıda sütlaç çeşidini aynı anda denemeniz mümkün. Çikolatalı, hindistan cevizli, meyveli bir sürü seçenek mevcut. Biz en küçük boyun bir büyüğünü almıştık, miktarı iki kişiye fazla fazla yetti. Yolunuz düşerse deneyin derim.

 

Eileen’s Special Cheesecake (17 Cleveland Place): Şimdiye kadar yediğim en iyi cheesecake. Bir sürü çesit var, hem ucuz hem lezzetli. Bir cheesecake 3.5 dolar. Favori mekanlarımdan.

 

Ample Hills Creamery: New York’ta yediğimiz en iyi dondurmaydı diyebilirim. Çilekli ve kahvelisi baya baya güzel. Brooklyn Botanic Garden ya da Prospect Park tarafına gittiyseniz uğramadan dönmeyin.

Şubeler için: http://amplehills.com/contact.html

 

Dominique Ansel Bakery (189 Spring St.): Bu fırın cronut adını verdikleri kruvasan ve donat karışımı tatlısıyla meşhur ama bunu denemek için sabah 6-7 gibi bir sıra oluşuyormuş kapısında. Ben herhangi bir yemek için o kadar uzun süre bekleme taraftarı olmadığım için cronutını deneyemedim ama diğer tatlılarını yedik. Susamlı, beyaz çikolatalı panna cotta gibi değişik lezzetler deneyeyim derseniz, bir uğrayın derim.

 

Peter Pan Donut (727 Manhattan Avenue, Brooklyn): Donat yemek için gidiyorsanız akşam saatlerine kalmayın derim, bizim o kadar yolu gidip boş raflara bakıp eve dönmüşlüğümüz var :) Donatları baya güzel. Williamsburg tarafına gittiyseniz yolu biraz uzatıp buraya da bir uğrayabilirsiniz bence.

 

Çok meşhur olup, yarattığı yüksek beklentinin hakkını veremeyen mekanlar:

 

New York’ta düşük kaliteli bir mekan bulmak gerçekten zor. O kadar büyük ve acımasız bir rekabet var ki, hizmeti, kalitesi kötü olan yerler zaten bir zaman sonra rekabet edemeyip kapanıyor. Çok meşhur olup, benim yine de beğenmediğim yerler oldu, damak tadıma hitap etmedi diyebilirim. Bunları da yazmak istedim burada..

 

Il Cantinori: Çok meşhur bir İtalyan restoranı. New York için Open Table’da en yüksek puan alan yerlerden birisi. Biz buraya NYC Restaurant Week zamanı gitmiştik, belki yediklerimizi çok fazla seçenek içinden seçmediğimiz içindir bilmiyorum ama tatlı haricinde aldığımız her şey baya baya kötüydü.

 

Flat Top: Burası da bizim evimizin yakınında en yüksek puan alan restoranlardan biri. Hem masalar aşırı dip dibe, hem de yemeklerinin bir özelliği yok. Biz sevmedik.

 

Abraco: Birçok kaynakta Abraco için New York’un en iyi kahvecisi diyorlar. Küçücük minnacık bir coffee shop, oturacak yeri bile yok. Kahvesini alan gidiyor. Ne var ki, bize kahvesi çok çok ağır geldi. Yani biz pek sevmedik ama belki kahve müdavimleri, normale göre daha ağır kahve tadından hoşlananlar sevebilir bilemedim.

 

Halal Guys: New York’ta helal yemek standlarının en en en meşhuru bu arkadaşlar. Birkaç yerde şubeleri var. New York’ta en çok miktarı en uzuca yiyebileceğiniz yer olabilir. Pilav üstü tavuk ya da et tercih edebiliyorsunuz. Biz ilk geldiğimiz vakitler yemiştik, sonra bir de sonlara doğru acaba fikrimiz değişir mi diyerekten tekrar gittik. Fikrimiz değişmedi :) Evet porsiyon epey buyuk, fiyatı ucuz ama lezzeti bize çok hitap etmedi.

 

The Lemon Ice King of Corona: Burası da New York’un en eski yerlerinden. Çok meşhur bir dondurmacı. Aslında adından da anlaşılacağı üzere, dondurmadan ziyade aromalı buz yiyorsunuz. Oturacak yeri olmayan mekanın önünden buzunuzu alıp yolunuza devam ediyorsunuz. Bize pek bir özelliği var gibi gelmedi ama belki çok sıcak bir günde limon gibi fresh bir aroma iyi gelebilir.

 

Di Fara Pizza: Çok fazla sayıda kaynakta New York’taki en iyi pizzacı olduğunu okumuştum. Brooklyn’deki bu mekanda, pizzaları hala 80 yaşında bir amca yapıyor. Dolayısıyla pizzaları yapması hem çok uzun sürüyor, hem de hijyen açısından biraz düşündürüyor :) Biz bu pizza için neredeyse 2 saat yol gidip deneyelim dedik. Ama ne beklediğimiz sıraya, ne de o kadar yol gittiğimize değdi. Belki de doğru bir pizza tercihi yapamadık bilmiyorum. Biz meşhur olan kare pizzalardan, orada sipariş alan bayanın tavsiye ettiği bir tür vejeteryan pizza denedik. Ev pizzası gibi kalın ve kıtır kıtır hamurluydu, ama üzerinde çok çok fazla miktarda domates, bütün halde sarımsak ve yağ vardı. O kadar yol gittiğimize pişman olduk diyebilirim. Belki daha doğru bir tercihle daha memnun kalınabilir, bilemedim şimdi :)

 

Benden şimdilik bu kadar. Beni özleyin anacığım :)

Gelecekten Not: Annelik maceralarımı, diğer gezi yazılarımı ve gözlemlerimi paylaştığım blogumu da merak ederseniz, şuradan ulaşabilirsiniz.

 

---

« Eski | Yeni »

---