|

Ahmet Andiçen

Başkentimizin mahalle, cadde ve sokaklarının isimlendirilmesi sırasında önemli sanatçıların, yazarların, tarihi kişilerin ve şehre hizmet edenlerin isimlerinin verilmesi gelenek haline gelmiştir. Son yıllarda ise vatan uğruna şehit düşün kahraman subay ve erlerin isimlerinin verilmesini sıklıkla karşılaşmaktayız. Bu bizlerin şehitlerimize bir vefa borcumuzdur. Dileğimiz şehitlerimizin olmamasıdır.

Sokak isimleri çoğu kişinin ilgisini çeker, gözlerimiz istemsiz olarak takılır bu levhalara. Benim hep ilgimi çekmiştir. Özellikle bazı isimleri ister istemez araştırmak gelir aklımıza. Araştırmalarım sırasında özellikle Reşit GALİP, Nevzat TANDOĞAN, Rağıp TÜZÜN, Refik BELENDİR ve Ahmet ANDİÇEN isimleri ilk planda aklıma gelen isimlerdir. Daha önce Abidin Paşa ve Yahya GALİP gibi şahsiyetlerle ilgili bu sitede yazı yazmıştım. Bu defa ilgimi bir hayli çeken ve yaşamı senaryo olacak, filmi çekilecek kadar ilginç bir şahsiyet olan Ahmet ANDİÇEN’den bahsetmek istiyorum.

Ahmet ANDİÇEN 1908 yılında Saraybosna’da doğmuştur. 1920 yılında Yugoslavya’da Askeri Mızıka okulunda ve Zağrep Mızıka Akademisinde okuyarak 1925 yılında mezun oldu. Akademik kariyerini geliştirerek kraliyet orkestrasında şef muavinliği yaptı. Yugoslavya ordusunda görev yaptı. Türk asıllı olması nedeniyle asimilasyona ve kötü muamelelere muhatap oldu. Genç Kemalistler Teşkilatında faal olarak görev yaptı. Bu uğraşları sonucunda iki kez tutuklandı. Anavatanına olan sevgisi ve Atatürk’e olan bağlılığı nedeniyle üçüncü kez tutuklandığında Anavatana kaçmak için uğraş verdi. Zamanın Yugoslavya Büyükelçisi ve teşkilatın çabaları sonucunda bir operasyonlu 1934 yılında önce Bulgaristan’a oradan Türkiye’ye kaçırıldı.

Kaçış operasyonu başlı başına bir olay, başkent Ankara’ya gelince burada müzik çalışmalarına devam ediyor. Annesinin arzusu ile 1937 yılında çok küçük bir yerleşim yeri olan Sincan’a yerleşiyor. Atatürk’ün desteğini ve ilgisini görüyor. Soyadı Kanunundan sonra bizzat Atatürk tarafından “ANDİÇEN” soyadı veriliyor. Cumhurbaşkanlığı filarmoni orkestrasında öğretmenlik yaptığını da öğreniyoruz.

1939 yılında Saraybosna’dan göç eden ve İsmet Paşa Kız Enstitüsünde okuyan Hayriye hanımla evlendi. Sincan’ın gelişmesine çok önemli katkı sağladı, sosyal faaliyetleri nedeniyle halkın büyük sevgi ve saygısını kazandı. Sincan’ın güzelleşmesi için çok çalıştı.

1959 yılında halkın ısrarı sonucunda Belediye Başkanlığı seçimini kazandı ve daha çok hizmet etme imkânı elde etti. 1961 yılında yeniden seçildi ve 1964 yılında bu görevinden ayrıldı. Özellikleri ve çalışmaları ile ilgili bazı notlar.
– Belediye Başkanlığında maaş almadı. Zorunlu olarak 1 kuruş maaş bağlandı.
– Sincan’da bina yapacaklara 20-30 ağaç dikme zorunluluğu getirdi.
– İlkokul, ortaokul ve Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi yaptırıp bağışladı,
– Türk Kanser Araştırma ve Savaş Kurumunun çalışmalarına katıldı ve bağışta bulunanlar listesinin
başında yer aldı.
– Kan Bankası kurucuları arasında yer aldı. 186 şişe kan bağışı yaparak, kan vermede bir rekora
imza attı.
– İlkokul 3 üncü sınıf Türkçe kitabında “Mutlu Adam” isimli okuma parçasında yer almıştır. Parçada
kan bağışı konusu işlenmiştir.
– “Varlığın Zekâtı Para, Sağlığın Zekâtı Kandır. İnsanlığa En Büyük Hizmet Kan Bağışıdır.” veciz
cümlesi meşhurdur.
– Sincan merkezde cami, okul, sağlık polikliniğini yaptırmıştır.

Mücadeleci bir vatansever kişiliğe sahip Ahmet ANDİÇEN ismi adını taşıyan mahalle, hastane, cami, okul ve cadde isimlerinde yaşamaktadır. Cumhuriyet sevdalısı bu şahsiyet 01.10.1991 yılında Ankara’da yaşamını yitirmiş olup, mezarı Sincan’da ismini taşıyan caminin bahçesindedir.
Sincan halkı Ahmet ANDİÇEN ismini halen yaşatmakta ve övgü ile anlatmaktadırlar. Ben burada yaşamından sadece bazı başlıklara yer verdim. Yaşamı ile ilgili daha geniş bilgiye benimde yararlandığım “sincanistasyonuyolcuları” bloğundan ulaşılabilir.

ahmetandiçen

Mahallede yaptığım incelemelerde, ant içen parkının eski haline göre son derece küçüldüğü, caminin bakımının ve resterasyonunun yapılması gerektiğini gördüm. Belediyenin sadece ölüm yıldönümlerinde değil, eğitime ve Sincan’a yaptığı uğraşların sürekli hatırlatılmasında ve yeni nesillere tanıtımına önem verilmelidir.

Ahmet ANDİÇEN Sincan’ı bir kültür ve sayfiye bölgesi olarak geliştirmek için uğraş verdi. Ancak Sincan’da daha sonraki yıllarda yapılanlar ve uygulamalar kendisinde hayal kırıklığı yaratmıştır. Ankara’nın nüfusunun süratle artması doğal olarak Sincan’da da büyük nüfus artışına neden olmuştur. Günümüzde Ankara’nın büyük ilçelerinden birisi olarak yerini almıştır.

Ahmet ANDİÇEN’e ve Cumhuriyete gönül veren tüm vatanseverleri bu vesile ile saygıyla anıyorum. Esen kalınız.


|


Yorum eklemek ister misiniz?

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.