|

Çubuk’ta Bir Gün

Zamana Notlar sitesinde Ankara’nın ilçelerinde gördüklerimi çok detaya inmeden ilginç bilgileri derleyerek tanıtıcı yazılar yazmaktayım. Ancak sık sık gittiğim Çubuk ilçesi hakkında bir şey yazmadığımı anlayınca bu yazımı kaleme alıyorum.

Ankara’nın en büyük ilçelerinden birisi olan ve nüfusu 100.000’e yaklaşan Çubuk’un ilginç noktalarını gezerek ve araştırarak bilgi sahibi oldum.

Çubuk Ankara’ya 39 km. uzaklıkta olup, tarihte çok sayıda medeniyet bu topraklarda yaşamıştır. İlçe mahalle olan köylerinin tarihi geçmişi 14 – 15 inci yüzyıla dayanmakta olup, yerleşimi eski olan bu mahallelerde tarihi kalıntılara rastlanmaktadır. Özellikle Yazır, Akkuzulu, Sünlü, Kaletepe, Meşeli ve Taşpınar gibi mahallelerde önemli ölçüde tarihi kalıntılara rastlanılmaktadır.

Çubuk-1 barajı * Mustafa Kemal ATATÜRK’ün Ankara’nın su ihtiyacını karşılamak için 1930’lu yıllarda yaptırdığı baraj olup, bu barajın şehrin büyümesi nedeniyle su ihtiyacını karşılamaz hale gelince bu baraja su sağlamak amacıyla 1961 – 1964 yıllarında Çubuk-2 barajı inşa edilmiştir. Bu barajlar Ankaralıların önemli mesire alanlarındandır.

İlçenin diğer önemli mesire alanları Karagöl, Aykayası ve Aydos yaylası sayılabilir.
Karagöl mesire yeri bu ilçemizin sınırları içinde ve manzara olarak en güzel yerlerinden birisi diyebilirim. Çubuk-2 baraj yolunun devamından Karagöl’e ulaşılır. Özellikle yaz aylarında piknikçiler için güzel bir alandır. Sonbahar ise fotoğrafçılara güzel manzara yakalamak için olanak sağlamaktadır.

Aykayası mesire alanı Uluağaç mahallesinde bulunmakta olup, Ankara’ya 90 km. mesafededir.

Aydos yaylası günümüzde hobi evlerinin yapıldığı bir mesire alanı olup, Çubuk’a 33 km. mesafededir. İlçede yaptığım araştırmalarda ilginç bilgiler edindim. Atatürk’ün talimatıyla Ankara’nın süt, peynir ve yağ ihtiyacını karşılamak için bu yaylada küçükbaş hayvan yetiştirmek ve ürünlerini değerlendirmek amacıyla tesis yapılmış ve 1940’lı yıllara kadar faaliyette bulunmuştur. Atatürk Çubuk gezisinde bu alanı görmüş ve bu şekilde değerlendirilmesini sağlamıştır. Avcıoğlu mahallesinde bulunan bu yaylanın arıcılık için de çok uygun olduğu belirtilmektedir. Aydos yaylasının doğası, yakınında bulunan göletle daha güzelleşmektedir. Yaylada kalıntısı halen duran besicilik tesisine sahip çıkılması ve Atatürk’ün mirasının korunması için Çubuk’da bulunan bazı sivil toplum kuruluşları kendi çaplarında gayret göstermektedirler. Umarız bu çalışmalar sonuç verir.

Çubuk Ovası tarihi bakımdan önemli Ankara Savaşına sahne olan bir özellik taşımaktadır. Osmanlı hükümdarı Yıldırım Beyazıt ile Timur arasında cereyan eden Ankara Savaşının tarihsel olarak önemi büyüktür. Bilindiği üzere bu savaş kendisi de Türk olan Amir(**) Timur’un galibiyeti ile son bulmuş ve Yıldırım Beyazıt esir düşmüştür. Özellikle savaşın cereyan ettiği yerler ilgimi çektiği için bu köyleri ziyaret ettim. Savaşın kalıntılarını özellikle mezarlıkları gezerek görmek istedim. Ancak bu savaştan günümüze yapı olarak sadece Melikşah köyünde (şimdi mahalle oldu) tarihi bir hamamın kalıntılarının kaldığını gördüm. Savaşın cereyan ettiği köyler ise;
Melikşah Köyü: Yıldırım Beyazıt’ın ordusunun konuşlandığı yer olup köy ismini Sultan Melikşah’tan almaktadır. Beyazıt, ordusunun otağını bu köyde kurmuştur.
Dumlupınar Köyü: Timur’un ordusunun konuşlandığı köy olup Ankara’ya 23 km. Çubuk’a 18 km. mesafededir. Çubuk yolu üzerinden Sirkeli istikametinde köye ulaşmak mümkündür.
Mahmutoğlu Köyü: Çubuk ilçesine 15 km. mesafede olup Ankara’ya 55 km.dir. Bu köyün özelliği Yıldırım Beyazıt’ın Timur’un askerlerince yakalandığı köy olmasıdır. İsmini Timur’un komutanlarından birisinin isminden almaktadır.

Timur’un Özbekistan’ın Semerkant kentinde anıt mezarı bulunmaktadır. İki Türk komutanın savaşının sonunda Osmanlı Devleti ciddi zarar görmüştür. Savaşın nedenleri ve nasıl cereyan ettiği tarih kitaplarında mevcuttur.

Çubuk merkezinde Çubuk Şehir Müzesi de ziyaretçilere görülecek önemli bir görsellik sunmaktadır. Müzede Çubuk ve civarında bulunan kalıntılar, yöresel kaplar, yöresel sanat eserleri ve Çubuklu şehitlerle ilgili güzel bir köşenin itina ile hazırlandığını görüyoruz. Müzede ayrıca Agat Taşından yapılma süs eşyalarını ve takılarını görebilirsiniz.

Müze girişinde Ankara Savaşı canlandırmasının görsel olarak anlatıldığı ve Çubuklu ressam Halil Basri Uluğ tarafından özenle hazırlanan bir köşede incelenmesi ve izlenmesi gereken bir köşe olarak dikkatimizi çekmektedir.

Kısa bir video için tıklayalım :)

Müzede Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tarih Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Sıddık ÇALIK tarafından hazırlanan ve Ankara Savaşı’nı anlatan tanıtıcı bir yazıda ziyaretçilerin bilgisine sunulmaktadır. Müzeye giriş ücretsiz olup mesai saatlerinde ziyaret etmek mümkündür.

Çubuk pazarı Perşembe günleri kuruluyor. Ayrıca 2016 yılından itibaren köylü pazarı da kurulmaktadır. Pazarda her türlü ihtiyaç maddelerini, yöresel el aletlerini bulmak mümkündür.

Çubuk’ta et ihtiyacını karşılayabileceğiniz çok sayıda kasap mevcuttur. Ayrıca şöhreti bütün ülkece bilinen Çubuk turşusunu ilçede çoğu satıcıdan temin etmek imkanı mevcuttur. Yaz aylarında mahalli sebze ve meyve satıcısı üretici köylüyü yol boyunca görmek mümkündür.

Çubuk için önemi gittikçe artan ve sadece Çubukta çıkan ve kıymetli bir taş olan “AGAT” taşından kısaca bahsetmek istiyorum. Bu taş “AKİK” taşı olarak da adlandırılmaktadır. Doğal halde çıkan bu taş atölyelerde işlenerek tüketicilere sunulmaktadır. İlçe müzesinde ve görebildiğim iki işyerinde işlenmiş halini görmek mümkündür. Halen yurtdışına ihraç edilen bir ürün haline gelmiştir.

İlçe merkezinde Kıbrıs Caddesinde işyeri bulunan Ahmet KESER, Yüce Kuyumculukta ve Mehmet Akif Ersoy Caddesi No:113 adresinde (Sanayi Bölgesinde) bulunan Mehmet Ali CANTÜRK’ün işyerinde taş örnekleri görülebilir. Taşın terapi özelliğinden dolayı strese iyi geldiği ve pozitif etki yarattığı ve daha bir çok faydasının olduğu anlatılmaktadır.

Çubuk ilçesi Ankaralı çok kişinin ilgisini çeken ve son yıllarda önemli nüfus artışına ve gelişmeye sahne olan bir ilçemizdir. Yıldırım Beyazıt Üniversitesi yerleşkesi de bu ilçemiz sınırları içerisindedir.

Ankara merkeze yaklaşık 40 km olan bu ilçeyi özellikle hafta sonları veya pazar olan günlerde ziyaret etmek, yaz aylarında ise hem alışveriş yapmak hem de gezip piknik yapmak için gidilebilir. Ankara – Çubuk yol güzergâhında bahçeli restoranlar da mevcut olup ailecek gezip görülebilecek güzelliklerle karşılaşmanız mümkündür. Fotoğraf çekmek için Karagöl ideal bir mesire alanıdır.

Esenlikler dileğiyle, hoşça kalınız. 07.12.2018

(*) İyibil, Ali; Zamana Notlar, “Bir Zamanlar Çubuk-1 Barajı”
(**) Amir, Emir anlamında, Timur ise Demir anlamındadır.


|


Yorum eklemek ister misiniz?

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.