|

Maliye’de 35 Yıl

Maliye Bakanlığındaki görevimden 2006 yılında yaş haddini doldurmadan 35 yıl hizmet etmiş birisi olarak emekli oldum. Emeklilik yeni bir yaşam şeklini de beraberinde getiren bir durumdur. Bu yaşama da alışmak gerek, artık kamunun gücü bizim için geride kalmış, dolayısıyla ben de sade vatandaş olmuştum. Bu halimden hiçbir zaman pişmanlık duymadım. Mühim olan yeni duruma kolay intibak etmektir.

 Görevde iken vergi dairelerindeki mükellefle ilişkilerini merak ediyordum. Acaba davranış farkı var mı? Vergi ödemek için vergi dairesine bir vatandaş olarak hafta sonu kıyafetleri ile gittim. Baktım bir sıra var. Ben de sıraya dâhil oldum. Sıradaki insanlar şikâyet eder diye düşünüyordum. Hiç kimseden itiraz yoktu. Ne güzel diye düşündüm, insanlarımız vergi ödemek için zaman zaman birkaç saat sırada bekliyor ve hiç itiraz etmiyordu. Bu durum vergi ödeme bilincinin yükseldiğini, verginin vatandaşlık görevi olarak benimsendiğini gösteriyordu. 2006 yılı itibariyle vergi dairelerinde henüz otomasyon sistemi günümüzdeki kadar gelişmemişti. Sıram gelince bende beyannamemi verdim ve görevimi yerine getirmenin mutluluğunu yaşamış oldum.

Sırada beklerken görevde olduğum yıllarda matrah artırımı ile ilgili yasa çıkmıştı. Her zaman olduğu gibi mükelleflere bazı kolaylıklar sağlanmıştı. 2-3 yılda bir bu tip yasa çıkıyordu, mükellefler yoğun ilgi gösteriyorlardı. Bazı arkadaşlara, bu arada bana da yasanın uygulanmasına ilişkin vergi dairelerinde denetleme görevi verilmişti. Ankara’da Ulus Vergi Dairesinde ki uygulamayı denetleme görevime başladım. Öncelikle yapılan uygulamayı gözledim. Gördüm ki ilgi çok büyük ve vatandaş işini gücünü bırakarak uzun kuyruk oluşturuyordu. İlgili servis olduğu gibi görev yapıyor, yeni bir değişiklik yapılmıyordu. İki personel normal görevlerini yapıyorlardı. Yapılan iş mükellefler tarafından getirilen form beyannameyi teslim almak, varsa eksikliği tamamlattırmak olarak belirlenmişti.

Aynı gün vergi dairesi yetkilileri ile toplantı yaptım ve ertesi gün tahsildar ve icra memurlarını da beyanname kabulü ile görevlendirilmelerini sağladım. Aynı gün bu personellere yapacağı işlerin anlatılması ile yapılacak işlemler belirlenmiş ve ertesi gün dört masa daha görev yapmaya başladı ve artık kuyruk kalmamıştı. Vergi Dairesi personelinin memnuniyeti yüzlerindeki ifadeden belli oluyordu.

Bu deneyim, yöneticilerin duruma göre tavır almaları gerektiğini göstermektedir. Bunu yazmaktaki amacım kendime bir paye çıkartmak değil, belki yöneticiler için ve görevi yerine getirenler için örnek olabilir diye düşündüm.

Günümüzde vergi dairelerinin yaptığı bir takım işlemler Mali Müşavirler ve Yeminli Mali Müşavirlerce yerine getirildiği gibi, otomasyon ve yeni teknolojik gelişmeler, vergi dairesi ile mükellef ilişkilerinde çok olumlu sonuçlar doğurmuştur. Özellikle Avrupa Birliği ile Türkiye ilişkilerinin geliştirilmesi için yapılan çalışmalar 2004-2006 yıllarında çok önem kazanmıştı. Avrupa Birliği temsilcilerinin vergi uygulamaları konusunda Maliye Bakanlığı Gelir İdaresinin yöneticileri ve denetim birimleri* ile yaptıkları toplantıların vergi yönetimine çok faydası olmuştur.

Avrupa Birliği – Türkiye ilişkilerinin vergi uygulamaları konusundaki önerileri olumlu karşılanmış ve uygulamalarımız bugünkü duruma gelmiştir. Geçmiş yıllara göre vergi idaresi ciddi mesafe katetmiştir.

Esenlik dileklerimle. …

*Avrupa Birliğinden ülkemize gelen temsilciler ile vergi denetimi konusunda Grup Başkanlığımızda yaptığımız toplantılarda Almanya ve Türkiye’deki uygulamalar konusunda karşılıklı fikir alış verişinde bulunulmuştur..


|


Yorum eklemek ister misiniz?

E-posta adresiniz yayımlanmayacaktır.